DÜNYANIN EN FAKİR ÜLKESİ BANGLADEŞ’TEN SÜNNET FAALİYETİ NOTLARI
Dr. Fatih Soydemir (Dünya Sünnet Derneği)
*Bugüne kadar, dünyanın dört bir yanında 61 sünnet organizasyonunda yaklaşık 60.000 çocuğa sünnet yaptık elhamdülillah.
*62. organizasyonumuz olan Bangladeş yolculuğumuza refikimiz Dr Abdullah Özel ve İbrahim Tatalak ile beraber çıktık. Bütçemiz kısıtlı olduğu için maalesef uzun bir yolculuğu seçmek zorunda kaldık. Gidişimiz Kuveyt aktarmalı El Jezira Havayolları ile dönüşümüz de aynı şekilde aktarmalı Umman Selam Havayollarıyla oldu. Aktarmalı sefere ilaveten hava muhalefeti sebebiyle Hindistan Kalkuta şehrine zorunlu iniş yapıp, 2 saat sonra tekrar Dakka için havalandık. 17 Aralık’ta İstanbul’dan başlayan yolculuğumuz 18 Aralık öğle vaktinde Dakka’da son bulmuş oldu.
*Bangladeş küçük bir yüzölçümüne sahip olmasına rağmen (Türkiye’nin beşte biri kadar) 186 milyon gibi büyük bir nüfusa sahip. Bangladeş için dünyanın en fakir ülkelerinden birisidir diyebiliriz.
*Şehir içi ulaşım 3 tekerlekli süslü bisikletler ve “Rahşa” adı verdikleri motorlu araçlarla sağlanıyor. 30 milyon bu tür araç olduğu söyleniyor. Araç sahipleri gün boyu pedal çevirip, insan ve yük taşıyarak geçimlerini sağlıyorlar. Günlük 10 usd büyük kazanç onlar için. Trafik kültürü henüz oluşmamış olduğundan kazalarda büyük kavgalar, gürültüler çıktığı oluyor. Dünyada sadece kendilerinin konuştuğu dilleri ve alfabeleri var.
*Dakka’ya ulaştığımızın ertesi günü sünnet faaliyetimize başladık. 3 gün boyunca yaklaşık 450 çocuk sünnet yapmış olduk. Sünnet yaptığımız her çocuğa 200 Taka (yaklaşık 30 TL) ve bir adet yerel kıyafet hediye ettik.
*Sünnet sonrası akşam Türk usulü yemek yapan bir lokantaya gittik. Halk, TV başında dünya kupası finallerini büyük bir coşkuyla izliyordu. Global bir din(!) olan futbolun etkisi insanlar üzerinde capcanlı görülebiliyordu. Arjantin’in dünya şampiyonluğu orada da bayram havasında kutlandı diyebilirim.
*Sünnet için masamıza yatan çocuklar ürkek ürkek baksalar da hediye olarak verdiğimiz harçlıklar yüzlerinde tebessüm ve gülümsemeler meydana getiriyordu. Masamızda bulundukları esnada mırıldandıkları “LA İLAHE İLALLAH, SUBHANALLAH “ zikirleri, bazılarının hemen sure okumaya başlamaları bizlerde, ailelerinin zor ve musibet anlarında çocuklarına nasıl davranmaları gerektiği eğitimini verdikleri kanaatini oluşturdu.
*Dakka’daki 3 günlük programımız sonrası uçakla “Cocks Pazar” a vardık. Cocks Pazar bünyesinde Myanmar’dan gelen yaklaşık 3 milyon Arakan’lı mülteciyi barındırmaktadır. Mülteci kampı izin prosedürleri biraz uzayınca Bangladeşli kardeşlerimizin çocuklarını sünnet etmeye başladık.
Burada da yaklaşık 1.150 sünnet gerçekleştirdik. İzin prosedürleri uzayan mülteci kampı için oradaki kardeşlerimize Nisan ayı içerisinde yeni bir program ve organizasyon yapacağımız sözünü vermiş olduk. Nisan hedefimiz yalnız bu kamp için 2.000 çocuk inşallah.
*Seyahatimizde tek faaliyetimiz sünnet değildi tabiki. Sünnet yaptığımız her gün bir büyükbaş kurban kesip ailelere etli pilav olarak ikram ettik. Son gün ise sünnet yerimize yakın bir medrese ziyareti yapıp kursta bulunan 220 öğrenciye 250’şer taka, yaklaşık 30 görevliye ise 1.000 ‘er taka dağıtarak üzerimizde emanet olan zekat paralarını ulaştırmış olduk. Ayrıca doktor bir arkadaşın emanet olarak tevdi ettiği parayla yaptırdığımız ve halkın hizmetine sunduğumuz “Su Kuyusu ”nu yerinde görüp ziyaret etme fırsatı bulduk.
*Sünnet yaptığımız bölgede sokak kenarlarında, 10-12 metrekarelik tenekeden dükkânlar vardı.Aklınıza gelebilecek bütün dükkânlar hep o 12 metrelik alışveriş merkezleri ile doluydu.
*Ayrıca, Cocks Pazar dünyada en uzun sahil şeridine sahip şehirlerden biri sayılır. Yaklaşık 120 km uzunluğunda sahiliyle turist çeken bir bölge olarak dikkat çekmekte.
*Dönüş yolunda Rabbimizin bize ikramı, Business Class ta uçmak oldu. “Selam Havayolları” ile Umman’ın başkenti Muskat’a yolculuğumuz da “Gönüllü Hizmet Elemanı” olduğumuzu anlayan havaalanı yetkilisi boş kalan 3 adet “Business Class” koltuğunu bize tahsis ederek 20 saatlik uykusuzluk sonrası bu özel koltuklarda rahat bir şekilde yolculuk yapmamıza vesile oldu.Muskat’ta İstanbul uçağını beklerken kısa bir şehir turu yaparak seyahatimizi zenginleştirmiş olduk elhamdülillah.
* 63. Seferimizi Sieero Leon ve Liberyaya olarak planladığımızı buradan ifade ederken yazımızı Tabduk Emre’nin “Duaya muhtaçlık bitmez, Kul ol, Sultan ol, bir garibin duasına gir. Kurtarırsa bu kurtarır” sözüyle noktalamak istiyorum.
Selam ve hürmetlerimi sunar, dualarınızı bekler, hepinizi Allaha emanet ederim.
Dr. Fatih SOYDEMİR (7.1.2023/Konya)